Dünyamız ve diğer tüm gezegenler kendi eksenleri
etrafında dönmektedir. Dünyamızın kendi ekseni etrafında dönmesi
sonucunda gece ve gündüz oluşumu ile yerel saat farkı olmak üzere bir
çok olay meydana gelmektedir.
DÜNYANIN GÜNLÜK HAREKETİNİN SONUÇLARI :
|
||
![]()
Gece ve gündüzün oluşması ,
Gece ve gündüzlerin birbirini takip etmesi , Dünya üzerinde yer alan bir yerin gün içinde Güneş ışınlarını alma açısının değişmesi , Gece ve gündüzlerin oluşmasının bir sonucu olarak günlük sıcaklık farklarının ortaya çıkması , Günlük sıcaklık farklarına bağlı olarak mekanik çözülmenin artması, meltem rüzgarları oluşması, Atmosferdeki hava akımları sapmaya uğraması , 300 – 600 Kuzey ve Güney enlemlerinde dinamik kökenli basınç merkezlerinin ortaya çıkması , Okyanus akıntılarının halkalar oluşturması ve sapmaya uğraması , Aynı enlem üzerinde yer alan kentlerde Güneşin doğuş ve batış saatlerinin farklılık göstermesi , Yerel saat farklarının ortaya çıkması. ![]()
|
“Gökleri ve yeri hak olarak yarattı. Geceyi
gündüzün üstüne sarıp-örtüyor, gündüzü de gecenin üstüne sarıp-örtüyor.
Güneş’e ve Ay’a boyun eğdirdi. Her biri adı konulmuş bir ecele (süreye)
kadar akıp gitmektedir. Haberin olsun; üstün ve güçlü olan, bağışlayan
O’dur.” (Zümer Suresi, 5)
Ayette, gece ve gündüzün oluşumu için Dünya’nın hareketi, kavuğun
sarılmasında olduğu gibi, “yuvarlak bir cismi sarıp örtmek” anlamına
gelen “tekvir” fiilinden türemiş “yukevviru” kelimesi ile tarif
edilmektedir. Bu kelime Dünya’nın küresel şeklinin yanı sıra, Güneş’in
etrafındaki hareketini de en doğru olarak ifade etmektedir. Dünya’nın
küresel şekli ve kendi ekseni etrafında dönmesi nedeniyle, Güneş her
zaman Dünya’nın bir tarafını aydınlatırken, diğer tarafı ise gölgede
kalır. Gölgede kalan taraf geceleyin karanlık ile örtülür ve sonra
Dünya’nın Güneş’e doğru dönmesiyle gündüz, gecenin yerini alır. Yasin
Suresi’nde ise Güneş ve Ay’ın konumları ile ilgili şöyle
bildirilmektedir:“Güneş de, kendisi için (tesbit edilmiş) olan bir müstakarra doğru akıp gitmektedir. Bu, üstün ve güçlü olan, bilen (Allah)ın takdiridir. Ay’a gelince, biz onun için de birtakım uğrak yerleri takdir ettik; sonunda o, eski bir hurma dalı gibi döndü (döner). Ne Güneş’in Ay’a erişip-yetişmesi gerekir, ne de gecenin gündüzün önüne geçmesi. Her biri bir yörüngede yüzüp gitmektedirler.” (Yasin Suresi, 38-40)

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder